EVLİLIĞİN İLK HAFTASINDA:
Damat : Ah! Nihayet rüya gerçek oluyor!!
Gelin : Senden ayrılmamı ister misin?
Damat : Hayır! Bu lafı bir daha asla söyleme!
Gelin : Sen.. Bana aşık mısın?
Damat : Taaaabiki.
Gelin : Beni terketmeyi düşünür müsün?
Damat : Tabi ki hayır.
Gelin : Peki bana bir öpücük verir misin?
Damat : Evet hem yüzüne hem gözüne.
Gelin : Peki bana bir gün vuracak mısın?
Damat : Asla! Ben o tür erkeklerden değilim.
Gelin : Sana güvenebilir miyim?
Damat : Evet.
Gelin : AŞKIIIIM !
EVLİLİĞİN ONUNCU SENESİNDE:
*Lütfen YUKARIDAKİ konuşmayı aşağıdan yukarıya doğru okuyunuz bu kez!!!*
Pazar, Ocak 25, 2009
EVLİLIĞİN İLK HAFTASI & 10.SENESİ
Gönderen neseileberaber zaman: Pazar, Ocak 25, 2009 0 yorum
Perşembe, Ocak 22, 2009
mutluluk
Bu gün nedense çok mutluyum ve bu yazı ile sizinle mutluluğumu paylaşmak istediğim.
Bana gelen bir maildi.
insanlar, çabuk yükselenlere kıymet verirler;
halbuki, hiç bir şey toz ve tüy kadar çabuk yükselemez...
MUTLULUK TABLOSU
Evini bir parti sonrası temizlemek için saatlerce uğraşıyorsan
Bir çok arkadaşın var demektir
Faturalarını ödeyebiliyorsan
Bir işin var demektir.
Pantolonun biraz sıkıyorsa
Aç kalmıyorsun demektir.
Gölgen seni izliyorsa
Güneş ışığını görüyorsun demektir.
Otobüsten indiğin yerden işyerine yolu uzun buluyorsan
Yürüyebiliyorsun demektir
Hükümet hakkında eleştiri yapabiliyorsan
Konuşma özgürlüğün var demektir
Yanındaki adamin sesinden rahatsız oluyorsan
Duyuyorsun demektir.
Camları silmen , çatıyı onarman gerekiyorsa
bir evde yasiyorsun demektir
Doğalgaz faturan yüklü geliyorsa
Isınıyorsun demektir
Yığınla yıkanacak ve ütülenecek çamaşırların varsa
Yığınla giyeceğin var demektir
Çalar saatin sabahın köründe çalıyorsa
Yaşıyorsun demektir
Aksamları kendini yorgun hissediyor ve bacakların ağrıyorsa
O gün üretici olmuşsun demektir
VE TÜM BUNLARIN FARKINA VARABİLİYORSAN!
MUTLUSUN DEMEKTİR
MUTLULUK...
Sorunsuz bir yaşam değil,
Onlarla başa çıkabilme yeteneği demektir...
Gönderen neseileberaber zaman: Perşembe, Ocak 22, 2009 0 yorum
Çarşamba, Ocak 14, 2009
Değerlerini Kaybedenler ....
Günümüze uygun çok güzel bir yazı.. Kaybetiğimiz değerlerimizi geri kazanmak adına hepsini tüketmemek adına gelen bir maili paylaşmak istedim.
Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
Hep bir yerlere, bir şeylere yetişme telaşındasınız değil mi?
Hiç vaktiniz yok, "Fast live", "Fast food", "Fast music", "Fast love"...
Dikte ettirilen "yükselen değerler", "in" ler, "out" lar...
Buna benzer bir odada, şanslıysanız gökyüzünü görebilen bir pencere ardında bitecek hepsi.
Dostluğu klavyelerinde, yaşamı monitörlerinde arayanlar, Size sesleniyorum!
Hangi tuş daha etkilidir ki sıcacık bir gülüşten ya da hangi program verebilir bir ağaç gölgesinde uyumanın keyfini?
Copy-paste yapabilir misiniz dalgaların sahille buluşmasını?
İçinizi ısıtan gün ışığını gönderebilir misiniz maille arkadaşlarınıza?
Sevgiyi tuşlarla mı yazarsınız?
Öpüşmek için hangi tuşlara basmak gerekir?
Ya da geri dönüşüm kutusunda saklanabilir mi kaybolan zaman?
Doğayı bilgisayarlarına döşeyenler, neden görmezsiniz bahçedeki akasyanın tomurcuklandığını?
Ve ıslak toprak kokusu var mıdır dosyalarınız arasında?
Koklamak, duymak, dokunmak, yok mu yaşam skalanızda?
Bilgi toplumu oldunuz da, duygu toplumu olmanıza megabaytlarınız mı yetmiyor?
Müşfik KENTER
Gönderen neseileberaber zaman: Çarşamba, Ocak 14, 2009 4 yorum
Etiketler: değer, müşfik kenter