Kurban bayramını da geride bıraktık. Seneye inşallah o günleri tekrar görür ve bayram sevincini tüm sevdiklerimizle paylaşırız.
Gerçi bayram da pek fazla ziyaret yapmadım resmen evde pinekledim.
Akşamları geç yattım, sabahları geç kalktım neredeyse erken kalkmaların acısını çıkarttım.
Pazartesini sendurumunu bugün içler acısı şekilde yaşadım. Sabah yataktan sürünerek uyandım. Servise biner binmez uyumuşum. gözümü açtığımda iş yerindeydik.
Derken sene sonu muhabbetleri sayımlar stok tutturmacalar akşamın geldiğini nasıl anlamadım. Dışarıya bir çıktım buz gibi hava. Zaten tatilde kaloriferler yanmadığı için fabrika buz gibiydi. İşten direk annemlere gittim.Sıcacık soba çıtı çıtır yanıyordu. kedi gibi hemen arkasına oturdum sofra hazırlanana kadar. yemek yedik biraz sohbet bulaşıklar derken oğluşumun uykusu geldi başladı mızırdanmaya.
Eve geldik. Evde de bir çay demledim. Oğluş hemen uyudu onu yatağına yatırdım. Aldım elime bir fincan çay bir dilimde havuçle kek oturdum elveda rumeliyi izledim (Ehhhh trakyalıyıım ya ondan çekti beni bu dizi )
dizi bitti çamaşıtlıkta kuruyan çamaşır topladım. Balkonda asılı olanları topladım tekrar içeriye çamaşırlığa attım. mutfağımı topladım bir çay siğara da mutfak ta yaptım. Yatmaya gidiyorum diye eşime seslendim gözüm bilgisayara takıldı rotamı değiştirdim çenem düştü işte yazıyorum..
Aslında nasıl uykum var anlatamam. En kısa emekli olup evde oturmak istiyorum. Sabahları geç kalkmak öyle uzun uzun keyif yapmak oğlumla bolca vakit geçirmek falan falan işte neyse
Şimdi uyku vakti yarın sabah erkenden kalkıp erenin çantasını hazırlayacağım. Yarın anneannesine gidiyor. Sonra da kendim hazırlanıp işi gitmek için yola koyulacağım..
Pazartesi, Aralık 24, 2007
Bayram Bayram O da Bittiiiiii :(
Gönderen neseileberaber zaman: Pazartesi, Aralık 24, 2007 6 yorum
Çarşamba, Aralık 19, 2007
İYİ BAYRAMLAR , NİCE YILLARA
Hayır kapılarının sonuna kadar açık,
Kaza ve belaların bertaraf olduğu
Kurban bayramının yaşadığınız tüm sorunları alıp götürmesi dileğiyle
Ayrıca 2008 yılı sağlık mutluluk ve huzur getirmesi dileği ile....
Herkese tüm sevdikleri ile beraber mutlu bayramlar hayırlı nice seneler diliyorum..
Gönderen neseileberaber zaman: Çarşamba, Aralık 19, 2007 4 yorum
Salı, Aralık 11, 2007
MİMLENDİMMM
uzun bir süre blogları gezdim dolaştım bu ebe sobe mim dalgasını çok merak eder ve onları okur okur okur, başka başka bloglarda gezinirdim.
Şimdi sevgili kardeşim şekerim beni mimlemiş..
Hayalimi bir resim olarak anlatmam gerekiyormuş. O kadar çok hayalim oldu ki kimi gerçekleşti kimileri suya düştü... ama gerçekleşmesini istediğim en büyük hayalim mutlu ve huzurlu saygılı ve sevgi dolu bir yuvaydı.. o da oğluşumun la bereber tamamlandı..
Ama benim mimleyeceğim kimse yok
kusura bakama canımcığım zinciri ben burda kopardım galiba...
geç kaldığım için de özür dilerim.
Gönderen neseileberaber zaman: Salı, Aralık 11, 2007 2 yorum
Çarşamba, Aralık 05, 2007
PROF. ÜSTÜN DÖKMENiN ÇOK GÜZEL BiR YORUMU :
"...Çocuğumuz düşüp kafas ını masaya çarpınca biz hemen masayı
döveriz,
"he masa ehhhh sen niye orada duruyorsun" diye. Çocuk masa orada
durmasa kafasını çarpmayacağını sanır ve büyüdükçe yaptığı her
hatayı yükleyecek birini veya bir şeyi mutlaka bulur."
Malum...
Mesela, bizim Balkan harbinden kalma, dandik vagonlara 160
Kilometre hız yaptırdılar. İlk virajda sizlere ömür...
Kimin üstüne kaldı?
Makinistin...
Mersin'de bayrağımız yakıldı, yırtıldı. Askere taş attılar, panzere
molotof... Memleket ayağa kalktı. Kimin yüzündenmiş?..
İki veled...
Gelene geçene ayran, tost falan satan, kendi halinde sakin bir kasabaydı,
Susurluk... İçişleri Bakanlığı, MİT, Jitem, generaller, özel tim polisleri,
kumarhaneciler, bakanlar, milletvekilleri, işadamları... 1000 kişi falan
yargılandı. Her şey kimin başının altından çıkmış?
Yeşil'in...
Deprem oldu... 7 vilayette 50 bin kişi öldü. Binlerce bina yıkıldı, on
binleri ağır hasarlı. Hepsinin sorumlusu olarak kimi kulağından tutup
hapse tıktık?
Veli Göçer'i...
Edirne'de b ebeler şakır şakır öldü... Hiç utanmadan biskuvi kolilerine
koyup, gömdüler. "Araştırdık, ihmal yok" dediler. Peki neden öldü bu
yavrular? Klima'dan...
Dikkat isterim, klimacı bile değil, klima.
Rakıdan öldük. O gün ile bu gün arasında ne değişti?..
Kapağın rengi...
Sanal "sorumlumuz" bile var... Yollarda her gün 20 insanımız heba oluyor.
Trafik Canavarı'ndan...
Dolar patlarsa?
Enflasyon Canavarı'ndan...
Hatta "sorumlu olmayan sorumlumuz" da var... Milli takım oynayıp
yeniliyor. Suçlusu kim?
Takıma alınmayan Hakan...
Domatesleri Ruslara kakalayamıyoruz...
Sinekten...
Deli dana geliyor.
inekten...
Millet hormonlu diye tavuk yemiyor.
Erman Toroğlu'ndan...
Evleri su basıyor.
Yağmurdan...
Ormanlar yanıy or.
Sigaradan...
Gemi batıyor.
Dalgadan...
İyi de kardeşim, uçak neden düşüyor?
Rahmetli pilottan...
Peki bu şartlarda hayatta kalmayı nasıl başarıyoruz?
Allah'tan...
Gönderen neseileberaber zaman: Çarşamba, Aralık 05, 2007 1 yorum
Salı, Aralık 04, 2007
Bir Erkeğin Hayatı Nasıl Karartılır...
Olay budur !
Aynı konunun 3 versiyonu...>
1- Kadin/Erkek>
2- Kadin/Kadin>
3- Erkek/Erkek>>
1.Versiyon Kadin / Erkek: Bir erkegin hayati nasil karartilir?
Kadin: Saçimi >kestireyim mi?
Erkek: Olur.
Kadin: Ama kiyamiyorum.
Erkek: Öyleyse >kestirme.
Kadin: Canim degisiklik istiyor...
Erkek: O halde kestir.
Kadin: >Bana akil vermeyi birak, delilere verir gibi.
Erkek: Eger nasil hosuma >gittigini bilmek istiyorsan, sana derimki uzun saçli. Bunu biliyorsun.
Kadin: Beni tanidiginda kisaydi.
Erkek: Ve sana tam olarak ne dedigimi hatirliyorum: 'Ne güzel olurdun uzun saçla'. Kadin: Ama herkes kesmemi söylüyor.
Erkek: Bu durumda kuaföre git ve birak uyuyayim lütfen. >Bunu senden Allah rizasi için istiyorum.
Kadin: Peki nasil kestireyim? Kat >kat mi yoksa perçemli mi?
Erkek: Kat kat.
Kadin: Bana yakisacagini >sanmiyorum, çünkü saçim çok düz.
Erkek: Birak perçemli olsun.
Kadin: Çok yorucu.
Erkek: Yordugu zaman tekrar kestirirsin.
Kadin: O zaman asla >uzatamam.
Erkek: Uzatmak istiyorsan kestirme güzelim.
Kadin: Bana güzelim >deme!!!!!!!
Erkek: ?!?!?!?!!>>
2.Versiyon Kadin / Kadin:
1.Kadin: Ah sekerim saçini mi kestirdin? Ne kadar >güzel olmussun!!!
2.Kadin: Ay sahi mi söylüyorsun? Ben pek emin olamiyorum. >Ay çok mu kisa oldu acaba...??
1.Kadin: Amaaan ne alakasi var. Benim yüzüm >bu kadar genis olmasa ayni kesimi bende denerdim. Benim su saçim klasik >oldu artik, yeni bir modele hiç cesaret edemiyorum. 2.Kadin: Ay yapma Allah >askina nesi varmis yüzünün.... Bak söyle suralarindan kat verdirsen, harika >olur!! Benim de boynum uzun olmasa ayni seninki gibi bir model yaptirirdim.
1.Kadin: Ah sekerim sende bir alemsin. Keske benimde boynum seninki gibi >olsa. En azindan su çökük omuzlarimin dikkat çekmesini engellemis olurdum.
2.Kadin: Ayol sen ne diyorsun?.. Senin gibi omuzlari olsun isteyen bir sürü >kiz var... Giydigin her sey sana öyle yakisiyor ki.. Birde benim su kisa >kollarima bak. Omuzlarim seninkiler gibi olsaydi, giydigim bluzlar üstümde >emanet gibi durur muydu? Vir vir vir, dirdirdir...>>
3.Versiyon Erkek / Erkek:>
1.Adam: Saçini mi kestirdin?>
2.Adam: Evet>
1.Adam: Sihhatler olsun abi!..>
2.Adam: Sagol...
Olay budur ! ...
Gönderen neseileberaber zaman: Salı, Aralık 04, 2007 0 yorum
Etiketler: makale